-
1 خرق
Iخَرَّقَ1. saplanmakAnlamı: hızla batmak2. didiklemekAnlamı: ısırarak parçalamak, gagalamakIIخَرَق1. bönlükAnlamı: budalalık, aptallık, saflık2. ahmaklıkAnlamı: zekâsı az gelişmiş olma durumu, anlayışsızlık3. aptallık4. sakarlık5. acemilikAnlamı: tecrübe ve becerinin azlığıخَرَقَ1. burgulamakAnlamı: burgu ile delmek2. saplanmakAnlamı: hızla batmak3. didiklemekAnlamı: ısırarak parçalamak, gagalamakIVخَرِق1. hırboAnlamı: sersem, salak ve kaba saba2. zibidi3. avalAnlamı: aptal, ahmak4. şabanAnlamı: aptal, alık, budala5. kazAnlamı: budala6. gerzekAnlamı: geri zekâlı olan7. basiretsizAnlamı: ileri ve uzak görüşlü olmayan8. andavallıAnlamı: beceriksiz, görgüsüz ve bön olan kimse9. angutAnlamı: ahmak ve aptal10. eblehAnlamı: akılsız, alık, budala11. gabiAnlamı: anlayışsız, kalın kafalı olan12. mankafaAnlamı: anlayışsız, aptal13. kakavanAnlamı: kendini beğenmiş, sevimsiz14. akılsızAnlamı: aklı, gerçeği görüp ona göre davranmaya elverişli olmayan, anlayışı kıt15. salak16. patavatsızAnlamı: davranışlarına dikkat etmeyen17. şapşalAnlamı: aptalca davranışlarda bulunan, alık18. avanakAnlamı: kolayca kandırılabilen kişi19. kaşalotAnlamı: aptal, budala20. kaşkavalAnlamı: aptal, sersem21. alıkAnlamı: akılsız, sersem, ebleh ve şaşkın22. ahmakAnlamı: aklını gereği gibi kullanamayan, aptal23. aptalAnlamı: zekâ yoksunu, ahmak, alık olan kimse24. kelekAnlamı: aptal25. beceriksizAnlamı: becerisi olmayan, usta olmayan26. dangalakAnlamı: akılsız, düşüncesiz27. bönAnlamı: budala, saf28. beyinsizAnlamı: akılsız, düşüncesizVخَرْق1. zalimlikAnlamı: zalim olma durumu2. zorbalıkAnlamı: zorbaca davranış, müstebitlik3. kovuk4. zulümAnlamı: kıyım, kıygı, acımasızlık, haksızlık, cefa5. gözenek6. delikAnlamı: dar, küçük açıklıkVIخَرقَsakarlaşmakAnlamı: sakar duruma gelmekخُرْق1. bönlükAnlamı: budalalık, aptallık, saflık2. aptallık3. ahmaklıkAnlamı: zekâsı az gelişmiş olma durumu, anlayışsızlık4. sakarlık5. acemilikAnlamı: tecrübe ve becerinin azlığı -
2 جور
جَوْر1. katıAnlamı: merhametsiz, zalim2. müstebitAnlamı: zorba, despot3. mütehakkimAnlamı: zorbalık eden4. zalimlikAnlamı: zalim olma durumu5. buyurganlıkAnlamı: despotluk6. zorbalıkAnlamı: zorbaca davranış, müstebitlik7. haksızlıkAnlamı: haksız olma durumu8. haksızAnlamı: hak ve adalete uygun olmayan9. kıyımAnlamı: kıymak işi veya biçimi10. kıymaAnlamı: kıymak işi11. adaletsizlikAnlamı: adalete aykırı davranış12. acımasızlıkAnlamı: merhametsizlik, zulüm13. adaletsiz14. zulümAnlamı: kıyım, kıygı, acımasızlık, haksızlık, cefa15. zorbaAnlamı: gücüne güvenerek başkalarının hakkını alan, müstebit16. zalimAnlamı: acımasız ve haksız davranan -
3 عتو
عُتُوّ1. kasıntıAnlamı: büyüklenme, gurur2. buyurganlıkAnlamı: despotluk3. diktatörlükAnlamı: diktatör olma durumu4. zalimlikAnlamı: zalim olma durumu5. zorbalıkAnlamı: zorbaca davranış, müstebitlik6. gururAnlamı: kendini beğenme, büyüklenme, kibir7. kıymaAnlamı: kıymak işi8. kıyımAnlamı: kıymak işi veya biçimi9. adaletsizlikAnlamı: adalete aykırı davranış10. saldırganlıkAnlamı: saldırgan olma durumu11. zulümAnlamı: kıyım, kıygı, acımasızlık, haksızlık, cefa12. cakaAnlamı: gösteriş, çalım, kabadayılık -
4 حيف
حَيْف1. zalimlikAnlamı: zalim olma durumu2. zorbalıkAnlamı: zorbaca davranış, müstebitlik3. haksızlıkAnlamı: haksız olma durumu4. kıyımAnlamı: kıymak işi veya biçimi5. adaletsizlikAnlamı: adalete aykırı davranış6. zulümAnlamı: kıyım, kıygı, acımasızlık, haksızlık, cefa -
5 ضيم
ضَيْم1. zalimlikAnlamı: zalim olma durumu2. buyurganlıkAnlamı: despotluk3. zorbalıkAnlamı: zorbaca davranış, müstebitlik4. haksızlıkAnlamı: haksız olma durumu5. kıyımAnlamı: kıymak işi veya biçimi6. kıymaAnlamı: kıymak işi7. adaletsizlikAnlamı: adalete aykırı davranış8. zulümAnlamı: kıyım, kıygı, acımasızlık, haksızlık, cefa -
6 طغيان
طُغْيان1. zalimlikAnlamı: zalim olma durumu2. diktatörlükAnlamı: diktatör olma durumu3. buyurganlıkAnlamı: despotluk4. zorbalıkAnlamı: zorbaca davranış, müstebitlik5. kıyımAnlamı: kıymak işi veya biçimi6. kıymaAnlamı: kıymak işi7. adaletsizlikAnlamı: adalete aykırı davranış8. zulümAnlamı: kıyım, kıygı, acımasızlık, haksızlık, cefa -
7 اضطهاد
اِضْطِهاد1. buyurganlıkAnlamı: despotluk2. zalimlikAnlamı: zalim olma durumu3. zorbalıkAnlamı: zorbaca davranış, müstebitlik4. kıyımAnlamı: kıymak işi veya biçimi5. kıymaAnlamı: kıymak işi6. adaletsizlikAnlamı: adalete aykırı davranış7. zulümAnlamı: kıyım, kıygı, acımasızlık, haksızlık, cefa -
8 انتهاك
اِنْتِهاك1. zalimlikAnlamı: zalim olma durumu2. zorbalıkAnlamı: zorbaca davranış, müstebitlik3. kıyımAnlamı: kıymak işi veya biçimi4. zulümAnlamı: kıyım, kıygı, acımasızlık, haksızlık, cefa -
9 بغي
Iبَغْي1. buyurganlıkAnlamı: despotluk2. zalimlikAnlamı: zalim olma durumu3. zorbalıkAnlamı: zorbaca davranış, müstebitlik4. kıyımAnlamı: kıymak işi veya biçimi5. kıymaAnlamı: kıymak işi6. adaletsizlikAnlamı: adalete aykırı davranış7. zulümAnlamı: kıyım, kıygı, acımasızlık, haksızlık, cefaIIبَغِيّ1. kaltakAnlamı: iffetsiz, namussuz kadın2. dost3. kokotAnlamı: aşüfte4. gacoAnlamı: kadın, dost, sevgili, metres5. fahişeAnlamı: orospu (kadın)6. kahpeAnlamı: orospu7. koketAnlamı: yosma8. sürtük9. aşüfteAnlamı: oynak, açık saçık kadın, kokot -
10 تخط
تَخَطٍّ1. geçişAnlamı: herhangi bir durumdaki değişme, intikal2. zalimlikAnlamı: zalim olma durumu3. zorbalıkAnlamı: zorbaca davranış, müstebitlik -
11 تعد
تَعَدٍّ1. zalimlikAnlamı: zalim olma durumu2. zorbalıkAnlamı: zorbaca davranış, müstebitlik3. kıymaAnlamı: kıymak işi4. kıyımAnlamı: kıymak işi veya biçimi -
12 ظلم
Iظَلَمَ1. kıymakAnlamı: acımayarak büyük bir kötülük etmek, zulmetmek2. saldırmak3. zulmetmekAnlamı: eziyet etmek, işkence etmekIIظُلْم1. buyurganlıkAnlamı: despotluk2. zalimlikAnlamı: zalim olma durumu3. zorbalıkAnlamı: zorbaca davranış, müstebitlik4. kıymaAnlamı: kıymak işi5. kıyımAnlamı: kıymak işi veya biçimi6. adaletsizlikAnlamı: adalete aykırı davranış7. acımasızlıkAnlamı: merhametsizlik, zulüm8. zulümAnlamı: kıyım, kıygı, acımasızlık, haksızlık, cefa -
13 عادية
عادِيَة1. badire2. zalimlikAnlamı: zalim olma durumu3. faciaAnlamı: çok üzüntü veren, acıklı olay4. zorbalıkAnlamı: zorbaca davranış, müstebitlik5. felâketAnlamı: büyük zarar6. kıymaAnlamı: kıymak işi7. adaletsizlikAnlamı: adalete aykırı davranış8. kazaAnlamı: zararına sebep olan kötü olay9. zulümAnlamı: kıyım, kıygı, acımasızlık, haksızlık, cefa10. afetAnlamı: doğanın sebep olduğu yıkım11. musibetAnlamı: sıkıntı veren şey12. belâAnlamı: içinden çıkılması güç durum -
14 عدوان
عُدْوان1. zalimlikAnlamı: zalim olma durumu2. zorbalıkAnlamı: zorbaca davranış, müstebitlik3. zulümAnlamı: kıyım, kıygı, acımasızlık, haksızlık, cefa -
15 عسف
Iعَسَفَ1. kıymakAnlamı: acımayarak büyük bir kötülük etmek, zulmetmek2. huysuzlanmakAnlamı: huysuzca davranmak3. saldırmak4. zulmetmekAnlamı: eziyet etmek, işkence etmekIIعَسْف1. buyurganlıkAnlamı: despotluk2. zalimlikAnlamı: zalim olma durumu3. zorbalıkAnlamı: zorbaca davranış, müstebitlik4. kıyımAnlamı: kıymak işi veya biçimi5. kıymaAnlamı: kıymak işi6. adaletsizlikAnlamı: adalete aykırı davranış7. zulümAnlamı: kıyım, kıygı, acımasızlık, haksızlık, cefa -
16 عواد
Iعَوَادٍ1. badire2. zalimlikAnlamı: zalim olma durumu3. zorbalıkAnlamı: zorbaca davranış, müstebitlikIIعَوَّادudîAnlamı: ut çalan çalgıcı -
17 ظلام
Iظَلَام1. karanlıkAnlamı: ışık olmama durumu2. zifirAnlamı: karanlık, ışığı olmayan durumu3. loşlukAnlamı: loş olma durumu4. karartıAnlamı: karaltı5. kapkaranlıkAnlamı: çok karanlık6. karaltıAnlamı: hafif karalık, leke7. kapanıkAnlamı: kapanmış8. zulmetAnlamı: karanlıkIIظَلَّام1. katıAnlamı: merhametsiz, zalim2. müstebitAnlamı: zorba, despot3. azılıAnlamı: azgın, gözü bir şeyden yılmayan4. adaletsiz5. zalimAnlamı: acımasız ve haksız davranan
См. также в других словарях:
zalimlik — is., ği Zalim olma durumu veya zalimce davranış Dünyada hiçbir şeyden zalimlikten iğrendiğim kadar iğrenmem. S. F. Abasıyanık … Çağatay Osmanlı Sözlük